Toplumsal Çöküntünün Yapı Taşı Bireyselleşme

Hayatın ve hayatı oluşturan bütün bileşenlerin insanoğlundan bazı beklentileri vardır. Bu beklentiler kişiye, zamana ve mekana göre değişkenlikler gösterebilir elbette ki. Örneğin bir anne her şeyden önce hayırlı bir evlat beklentisi içerisindedir çocuğundan. Bu beklentilerin çocuk yaştayken kavranması ya da anlaşılabilir bulunması pek mümkün değildir. Ancak yaş ilerledikçe beklentilerin giderek arttığını gören birey, buna uyum sağlamak ister ancak beklentiler yükseldikçe bir başka soru yankılanır beyninin içinde. “Benim hayattan beklentim ne?” İşte tam da burası önemli bir dönüm noktasıdır insan hayatı için.

İnsanın karakterini ve doğal olarak yaşamını etkileyecek olan bu önemli soruya verilen cevap, akıl hesaba katılınca başka, nefis hesaba katılınca başka olacaktır tabi ki. Hayatın ve insanların bizden ne beklediğini hesaba katmadan verilen cevaplar, ilerleyen yıllarda kendi için yaşayan ve sadece kendini düşünen bireylerin çoğunlukta olduğu bir toplum oluşturacaktır.

Günümüz toplumunun en büyük tehdidi olan bireyselleşmeyi içselleştirmiş insanlar, hem aile yaşantılarında, hem sosyal yaşantılarında hem de iş hayatında sorun yumaklarıyla uğraşır ve korkarım ki bu sorunlar onların beslendiği en büyük kaynak haline dönüşür. Hayatın her kademesinde karşılaşabileceğiniz bu tip insanlar, özellikle iş hayatlarında üst düzey görevler almışlarsa, sorumluluk ve kapsam açısından daha derin yaralar açarlar.

Bu bireyselliklerini gizleyebilmek için kullandıkları zırh ise liderlik kavramıdır. Liderliği salt otoriterlik olarak algılayan ve yalnızca kayıtsız şartsız kendisini tasdik edenlere saygı gösteren bu yöneticiler, aslında bu tasdik memurlarının kendilerine ne denli zarar verdiklerini, sırf bu saygı yüzünden göremezler. İşte bu durum da onların yavaş yavaş kaçınılmaz sonu yaşamasına sebep olur.

Ön yargılarından sıyrılamamış, empatiden yoksun ve benlik duygularının esiri olmuş bir insan, adalet yerine sadece kinleri ile hareket edebilir. Aslında kendi söylemek istediklerini söylettiren, yapmak istediklerini yaptıran bir güruhun elinde oyuncak olmuştur da farkında bile değildir. Çünkü yaşanan körlük bunu görmesini engeller.

Oysaki benim inandığım bir görüş vardır. Etrafınızdaki insanlar sürekli sizi onaylıyor, eleştirmiyor ve yanlış işlerinizde uyarmıyorsa eğer, ya sizden çekiniyor, ya sizin hatalar zincirinde boğulmanızı istiyor ya da yetersizlikleri nedeniyle kendilerini kamufle ediyorlardır. Bu insanlardan kurtulamadığınız sürece verdiğiniz kararların doğru olma oranı, durmuş bir saatin günde iki kez doğruyu gösterme oranıyla eş değerde olacaktır.. Eleştirenlerden değil eleştirmeyenlerden korkmalı, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilenlerden değil, her şeye doğru diyenlerden kendinizi sakınmalısınız.

Bunu ayırt edebilmek için ise her şeyden önce kendi beklentilerinizi bir kenara bırakıp sizden ne beklendiğine kulak vermeniz gerekir. Asıl bunu yaptığınız zaman bireysellikten sıyrılmış, olaylara farklı bir pencereden bakabilecek olgunluğa ulaşmış ve gecenin zifiri karanlığında bile siyahın bütün tonlarını ayırt edebilecek bir yetiye sahip olabilirsiniz. Kendi beklentilerinizin esiri olur iseniz, tan yerinin kızıllığında hayatı yaşar, güneşin doğduğuna ya da battığına dair yapılan bütün yorumlara inanır ve asla hangisinin doğru olduğunu bulamazsınız.

Evet kıymetli okurlarım, yazımın başında da belirttiğim gibi, hayattan beklentilerimiz olacaktır elbette ama hayatın ve hayatın içinde var olan her şeyin, bizlerden beklentisini de görmezden gelmemiz mümkün değildir. Ya bireyselleşmeyi tercih edip toplumsal normlarımızı tamamen bozacağız, ya da hayatın ve hayatın içindeki unsurların bizden beklentilerini de hesaba katarak bireyselleşme sendromunun önüne geçeceğiz…

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Adem Arslan - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak MedyaRota Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan MedyaRota hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler MedyaRota editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı MedyaRota değil haberi geçen ajanstır.

08

Vatandaş - ADAHAYAT denilen hiç de hayat olmayan poroje için, Orhangazi cami önündeki tüm parkı, taşıt yolunu ve şehir merkezinde tek wc'yi iptal eden, çevirip inşaata alanına kapatan akıl, hangi akıldır? Şehir merkezini iptal eden akıl hangi akıldır? Yoksa yolu, cami ile uzunçarşı arasına, daracık olan o alaNa almanın, oraya sıkıştırmanın, tarihi camiyi de tarihi çsarşıyı da bitirmenin ön uygulaması mı? İnşaata kendi alanı, hafriyat yapılırken çevrilen alan yetmedi mi? Bu nasıl akıl? Adapazarı belediyesini geçtik, b.şehir idARESİ NEREDE? Hepsinden daha vahim olan ise, basının sessizliği! Nerede halkın sesi basın? Basın belediye idaresinin mi yoksa halkın sesi mi? Hangisi olmalı, olmalıydı?

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 31 Ağustos 23:44
07

Emekli Bakışı - Sen gel emekli ol, kiraya yetmeyen maaşla sosyal ol. Bırak be kardeşim bireysel bile olamıyoruz. Çoluk çocuğumuzun önünde rezil oluyoruz.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 30 Temmuz 10:11
06

Salim Düşünce - Geliniz 28 Mayıs' da Millet ile Cumur'u idarede birleştirelim, Kutuplaşmaya son verelim.

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 20 Mayıs 08:23
05

Akledenler - NİKAHSIZ İLİŞKİLERİ ÖZENDİREN TV. LAR hakkında neden bir değerlendirme, bir ikaz yapmıyorsunuz?Bu aileyi yıkan konuyu da sık sık ele almanız ve iktidarın kontrolünde, mülkiyetinde olan bu tv. lara da güçleri yetmiyor mu diye sormalıyız. Her yanlışına bir gerekçe bulup, aklayan tiroller, bu tv.lara ne diyecek? Öyle ya, hadi hiç bir şey yapamıyorsanız, özel mülkünüz olan tv. ları düzeltin. Yoksa, özel tv. proğramları için de talimatı Rabbimizden mi alıyorlar? Hiç akletmeyecek miyiz? Buna da mı bir gerekçe uyduracağız?

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 18 Mayıs 05:49
04

Sakaryam - Süper bir yazı her insan kendinde bunu okuyarak yaşamında nerde olduğunu görür kendine ve ülkesine yapması gereken görevinin ne olduğunu anlıyacaktır

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 10 Nisan 03:54
03

fuat kurt - hocam ornek gosterebilecegin enonemli figur kim olaki

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 02 Aralık 11:22
02

Abdullah Albayrak - "Bu insanlardan kurtulamadığınız sürece verdiğiniz kararların doğru olma oranı, durmuş bir saatin günde iki kez doğruyu gösterme oranıyla eş değerde olacaktır."

Ark içinde akan suyun önündeki pisliği gösterene kızmak değil teşekkür ederiz. Yolumuzu açtın deriz.

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 02 Aralık 11:22


Anket Hendek'te Seçimi Kim Alır? Tıkla Oy Ver!
Tüm anketler